Ben Nurcan telefonda seni boşlatmamı istermisin ,Numaramı Tıkla Ara
0035 351 57 32

yeni evliydim ama süperr bişeydi

Merhabalar; Ben 32 yaşında 1,70 cm boyunda esmer tenli evli biriyim. İki aydır.Bu sitede arkadaşların göndermiş olduğu hikayeleri merak ve heycan ile takip etmekteyimBende bundan esinlenerek başımdan geçen anımı sizlerle paylaşmak istiyorum. Bu olay 7 yıl önce henüz evlenmeden önce yaşamıştım.Yüksek okuldan mezun olduktan sonra mesleğime göre iş bulmak için bayağı uğraşlar sonucunda iş bulmuştum.Büroda .bir arkadaş ile ortak proje çizmeğe başladım. Birgün arkadaş ; Bir kooperatif sitesinin projesini yapacağız.Fakat projeyi o firmada çizeçeğiz dedi. Biz arkadaş ile birlikte projelerini yapcağımız büroya gittik.Bu büroda; Hem proje yapılıyor.Hemde inşaat üyeleri ile aylık toplantılarını burada yapıyorlar.Aslında bir daireden büro oluşturulmuş bir yerdi. Mühendis bey ile konuşmaya başladık.Ben çevreyi inceliyordum.Derken bir bayan içeri girip çay içip içmeyeceğimizi sordu. Daha sonra adının Fulya olduğunu öğrendiğim Hem sekreter olarak büronun işlerini yapıyor. Hemde misafirlere çay servisi yaparak çalışıyordu.25 yaşlarında.50-55 kg -1,60 cm boylarında siyah saçları omuzlarında beyaz tenli, balık etli güleç yüzlüydü.Sonradan öğrediğim kadarı ile evli bir bayandı. Bu arada biz her konuda anlaşarak projeyi yapmaya kara verdik. Yalnız ben o büroya gidip bu projeyi hazırlayacaktım.Aradan bir hafta geçmiştiki telefonun sesini duydum arayan Fulya Hanım idi; Merhaba sizin ile mühendis bey görüşecek dedi. Telefonu aktardı.Bu arada telefondaki sesi çok hoş ve nazik bir tonda idi. Asım Bey yarın işe başlayabileceğimi bürolarının sabah saat sekiz bucukta açıldığını sabah gelmemi söyledi. Benim için farklı bir ortam olacağını düşünerek saat dokuzda büroya gittim. Burada bir adet cizim masası cetveler iki proje masa taburesi, proje kolileri, evrakların konulduğu küçük bir masa vardı.Büyük bir penceresi ince bir tül perde ile kapalıydı.Gördüğüm kadarı ile mühendis bey düzenli biriydi.Masada projeyi karlama olarak çalışarak gerekli bilgileri aldım. İşe başladım. Aradan bir kaç saat geçmiş proje masasında çalışırken kapı sesi ile kendime geldim.Gelen Fulya Hanımdı. _Adımı sorarak çay içip içmeyeceğimi sordu.Bende hiç sormayacaksınız diye cevap vererek; _Adım Metin.! Zahmet olmazsa bir bardak çay alabilirim dedim. .Zaten güleç yüzlü olan Fulya Hanım gözlerinin içi gülererk çayımı getirdi. _Kolay gelsin diyerek odadan ayrıldı. Bu arada yalnız o ana kadar.Fulya Hanım hakkında herhangi bir düşüncem yoktu. Kendi kendime projenin çizimiyle uğraşıyordum.Günler bu şekilde geçip gidiyordu. Aradan üç hafta geçmiş.Beraber iş yaptığım arkadaşım bir kamu kuruluşunda yeni bir işe başlamıştı.Bu durumda bizim o arkdaşla olan iş ilişkimiz kopmuş oldu. Asım bey o zaman bizim burada yanımızda çalışmak istermisin dedi.Bende kabul ettim.Bu şekilde bende orada çalışmağa başladım.Artık ben o büronun elemanı olmuştum. Öğlenleri dışarı çıkmak yerine büronun mutfağında birşeyler hazırlayıp orada yemeklerimizi yemeğe başladık.İşe sabahları gelip akşamları gider olduk. Artık onlarla şakalaşıp dertleşiyorduk. Bende artık büro çalışanları ile Fulya Hanımla daha samimi olduk. Artık yaz ayı gelmiş havalar iyiden iyiye ısınmıştı.İki büyük odada havalandırma kliması olduğundan dış kapı ve pencereleri kapatarak tüm iç kapıları açıp odaları serinletiyorduk. Bu arada onun çalıştığı oda ile benim çalıştığım odanın kapıları karşılıklı idi.Fakat ben onu veya o beni görmesi için kapı tarafındaki duvara yanaşması lazımdı.Fulya Hanımın günler geçtikçe; bana karşı değişik duygular beslediğini fark edip yanıldığımı düşünüyordum. Artık o bana ben ona daha çok şakalar ve espiriler yapıyorduk.Belki bana yakın davrandığı için, içimden öyle bir düşünce geçti diye düşünmüştümBenim ona karşı hiç bir art düşüncem bu zamana kadar olmamıştı. Birgün ondan bir çay istedim; _Fulya Hanım bir çay alabilirimiyim dedim. Oda bana çayı getirerek ; _Ne o Metin Bey artık siz burada çalışmıyormusunuz.İsterseniz siz kenidinizde alabilirsiniz.Hem lütfen bana artık hanım demeyin Sadece ismim ile çağıra bilirmisiniz. Manalı bir şekilde ve gülerek hanımı kaldıralım dediKafamı kaldırıp baktığımda gözlerinin içinin parlayıp güldüğünü farkettim.Bende ona bakarak; _Yandık desenize çay bardaklarınıda yıkatırsınız.Kendinize de çay söylersiniz.Peki ne yapalım öyle olsun sizde bana bey demeyin bende size hanım demiyeyim dedim.! Bu sözüm çok hoşuna gitti.Gülmekten nerde ise bayılacaktı.Fulya kendine gelince konuşmaya başladı; _Şu sizi ve bizi de kaldıralım. Sen ve ben olması herhalde daha iyi olur dedi.Tabii böyle söylerken dikkat ettim.Yüzününün pempeleşip kızardığını gördüm.O ana kadar ona karşı herhangi bir hissi düşüncem olmamıştı.Bu davranışı sanki albeni olmuştu.Bana öyle geldiğini düşündüm.Ama dikkatimi çekmedi desem yalan olur.O sırada çayım bitmişti.Ben ona; _Çayımı tazelemek istiyorum.Gidip çay alacağım.Fulya istersen sanada çay getirebilirim.dedim.O da gülerek; _İşte böylesi daha iyi oldu.Sen işine devam et.Ben getirebilirim Metin dedi.O odadan çay almaya giderken ardından baktım.Vücud hatlarına ilkez alıcı gözle bakıyordum.Vücudu harika görünüyordu.Hoş, çekici, genç bir bayan olarak görmüştüm.Aman Metin kendine gel ne düşünüyorsun böyle diye içimden geçirdim.Artık Fulya bana kendini fark ettirmişti. Yada ben fark etmiştim.Fulya?nın öyle aşırı bir güzelliği yoktu. Fakat farklı bir çekiçiliği olduğu kanısına vardım. _ Asım Bey?de çizim yapaçaktı.Bir masa daha sipariş etti.Masayı odaya koyduk. Benim masa kapının ağzına gelecek çekilde masaları sırt sırta verdik.Artık kapılar açık olduğu için geleneni gideni ve ayrıcada Fulya odaya girip çıktıça onu görebiliyordum.Artık oda çıkarken bana bakıp gözediyordu.Çay içip içmeyeceğimi soruyordu.Fulyanın odasında masası kapıya doğruydu.Önünde bir bekleme koltuğu vardı.Masada oturken sadece kolunu görebiliyordum.Arada bir duvara doğru yanaşıp bana baktığını görüyordum.Ama bunu görmemiş gibi yapıyordum.Zaman geçtikçe bana karşı daha yakın ve daha espirili olmaya başladı.Artık bana daha çok soru soruyor.Sanki beni keşfetmeğe çalışıyordu.Artık daha kendine özen gösterdiğini fark ettim.Tabii bunu fark etmemiş gibi davranıyordum.İşi ve konumu onu gerektiriyordu. Belkide bana öyle geliyordu. Birgün daha kısa bir etek giydiğini üzerine kısa kollu gömlek giymişti.Masada boş oturken devamlı örgü yapardı. Ama o gün masaya değilde benim onu daha iyi göreceğim bekleme koltuğunda oturmuştu. Yandan bacaklarının tüm güzelliğini görüyordum. Resmen bana firikikler veriyor.Arada bir çaktırmadan bana bakıyor.Benim Onu görüp görmediğimi kontrol ediyor Bana öyle geliyordu. Yarım saat geçti geçmedi.Yanıma doğru geldi. _Ooof ammma sıkıldım.Canım çok sıkılıyor.İş yok, güç yok. Metin çay içermisin. Uzun zamandır. Çay içmiyorsun. Hem ben de alayım çay içip biraz laflarızdedi Bende ; _Peki sen bilirsin iyi olur dedim. O gün büroda o ve benden başka kimse yoktu.Her halde kimse yok diye canı sıkılıyordur.Diye düşündüm.Bu o arada çayları alıp yanıma gedi.Bana çayımı verip kendi çayını küçük masaya bıraktı. Diğer masanın taburesini duvara yakın koyarak duvara yaslanıp oturdu. Konuşmaya kedinden ve kocasından derken Fulya iyice açıldı. Konuştukça konuşuyor. Anlattıkça anlatıyordu. Kocası ile mutlu olmadığını bahsediyordu. Ben hem çayımı içiyor hemde hiç birşey demeden onu dinliyorum. Bu arada tabure yüksek olduğu için oturğunda ayakları yere değmiyordu.Ayakalarını saladıkca kısa olan eteği yukarı çıkıyor altındaki beyaz dantel kilodu beli oluyordu. Bacaklarının iç kısımları beyaz pürüz teni icimi ısıtarak etkiledi.Bunu bilerek veya bilmeden yapıyordu.Konuşmaya kendini kaptırdığı için farketmiyordu.Ben durumdan etkilenmemeye çalışıyor.O aradan gözümü kaçırıyordum Aslında karasızlık içinde kendime yakıştırmıyordum Fulya artık sorunlarına geçmiş onları anlatıyordu.Belli bir zaman sonra bana sorular sormaya başladı.Beni tanımaya karalıydı.Ben ona net kısa cevaplar veriyordum.Bacaklarını iyice acmış benden aldığı cevaplar ile gevşiyordu.Bana hele şu soruyu sorunca ; _Karşı cinsten arkadaşın varmı? Çıktığın biri varmı? Nasıl yaşıyorsun ? gb. sorulardan sonra iyice kendini kaptırdı.Çok rahatlamış gevşemişti. Bu sorular ve davranışları ile beni bayağı şaşırtmıştı. Artık bu hareket ve davranışları bilerek yapıyordu.Hafif tebesüm ile gülüyor.Rengi gittikçe pempeleşiyor kızarıyordu.Terliyor teri parfümü ile karışarak içeriye güzel bir koku yayılıyordu. Fulya nefes nefese anlatıyordu .Ben onu dinliyor olsamda aklımdan değişik duygular geçti. Kendimi firenliyorum. Hiç bir tepki vermiyorum.Artık mesai bitim saati geliyordu.Derken patronlar geldi doğruca odalarına geçtiler.Fulya yerinden kalkıp elime dokunup odasına doğru kıvırta kıvırta yürüyerek ulaştı. Birden geriye dönüp gözkırptı ve bir öpücük gönderi verdi.Hem şaşırdım hemde içim bir tuhaf oldu. Bende artık ona karşı bir şeyler duyuyordum. Ben onu düşünerek işime devam ettim.Birinin gölgesi yaklaştı. Bir el masaya değdi ve aniden odadan çıktı.Masanın üzerine bir pempe kağıt bırakmıştı.Kağıdı çevirdim.Şöyle ?Metin seni çoook seviyooorummm? yazıyordu. Hemen yerimden kalktım. Onu aradım. Odasına ve mutfağa bakıp,:dışarı çıktım. Baktım ki Fulya bayağı yol almış ve koşar adım gidiyordu.Hem çok hoşuma gitmiş.Hemde korkmuştum.O akşam gözüme hiç uyku girmemişti. sabahı zor ettim. Bu Cumartesi sabahıydı.Büroya geldim.Kapıyı zor aştım.Sanki icim titriyordu.İlkez böylesine karışık bir duygu ile karşı karşıyaydım.Patron ve Ası Bey gelmişti. Onlara günaydın diyerek odaya geçtim. Aklımda Fulya vardı. Ama cesaret edip ona odasına gidip günaydın diyemedim.Tabureme oturup onu düşünerek.Acaba bugün işe geldimi diye odasına baktım. Evet o gelmişti kolunu görüyordum.Heycanım bir kat daha artmıştı.Patronun sesi ile yeriden kalktı.Odasının kapısından çıkarken ona baktım.O yere bakarak çıktı.Patronun odasına ilerledi.Hemen birşey dikkatimi çekmişti.Onda bir değişiklik vardı.Evet o omuzunun üzerine gelen uzun siyah saclarını kestirmişti.Çok yakışmış ve güzel olmuştu.Hoş bir makyaj yapmıştı. Eteğinin üstüne kıvrılmış.Sutyen takmadığı için portakaldan daha büyük olan göğüslerin uçları beyaz lacost tişörtünden belli oluyordu.Mini sayılabilir diz üzeri, fazla baseni olmayan yusyuvarlak bicimli kalcalarını sıkmış. Dar açık mavi bir kot etek, fazla kalın olmayan pürüzsüz bacaklarına kısa beyaz çorap,.ayağında hafif yazlık sandalet türü terlik vardı. Hoş parfüm kokusu koridora ve odama gelerek beni etkiliyordu Pantronlar çay istemişti.Çayları verip iki çay alıp odama geldi.Çayını masaya koydu.Benim çay verirken elleri titriyordu.Yüzüne bakamıyordum.Tabureyi alıp tam köşe koyup bacak bacak üstüne atarak oturdu.Konuşmaya başladı. _Günaydııın Metinnn.!Bakıyorum da sabah günaydını da kestiniz.?Başımı kaldırıp yüzüne baktım.Yüzü pempeleşmiş al al olmuştu.Gözlerinin içine bakmaya çalıştım.Bir süre bir sessizlik oldu.Bana hayran hayran bakıyor.İçimi titretiyordu.Titrek bir ses ile; _Günaydın Fulya.Çok hoş olmuşsun diyebildim.Fısıldayarak; _Teşekkür ederim dedi. Ama konuşmaya titrek insanı etkileyen bir uslup ile devam etti. _Böyle hem daha iyi hem de daha rahat hareket ediyorum. Saçlarımı senin için kestirdim.Sana uzun zamandan beri ilgim vardı.Bunu sana devamlı belli ettim.Fakat sen çok yoğun olduğun için göremedin.Dün sana olan ilgimi daha fazla gösterdim.Seninde bana karşı bir ilgin olduğunu o an hissettim.Ama senden tam olarak karşılığını alamadım.Seni çok beğeniyorum.Hoşuma gidiyorsun.Bunu dün söylenmek istedim.Fakat beceremedim.Bu nedenle yazarak verdim.Diye sözünü tamamladı.Kalbim yerinden fırlayacak gibi oldu.Yüzümün yandığını hissettim.Benim ona ilgim dahada arttı.Yanına gittim.Fakat o zaman kendime geldim.Çünkü büroda yanlız değildik.Geri yerime döndüm.Sesizce konuşmaya başladım. _Uzun zamandır bunu biliyorum.Fakat kabullenemiyordum.Çünkü evliydiniz bundan dolayı korkuyordumSizde beni çok etkiliyorsunuz.İnanın bunu samimiyetle söylüyorum.Şuan kalbim yerinden çıkacak gibiyim.Çok hoş çekici bir bayansınız.Sizi beğenmiyorum desem yalan olur.Bende size ilgi duyuyordum.Bu gece davranşınız ve sizi düşünerek gözüme uyku dahi girmeden sabahı zor ettim Yerinden kalktı. Bir şey demeden çay bardaklarını alıp mutlu bir şekilde odadan çıktı.,Bugün Cumartesi olduğu için saat bire kadar çalışıyorduk.Patron ve mühendis ailesi ile şehir dışına çıkacaklardı.Bende elimdeki paftayı bitireceğim diye akşama kadar çalışacaktım. Patron Fulya?yı saat on bir gibi çarşıya gönderdi. İsterse oradan evine gidebileceğini belirti. Fulya çıkarken bana kapısından göz kırparak öpücük attı. Eşyalarını ve çantasını alıp dışarı çıktı. Patron ve mühendisin aileleri gelince onlarda bürodan ayrıldılar. Bende Fulya?yı düşünerek projeye devam ettim. Ne kadar zaman geçtiğini bilmiyorum. Bir parfüm kokusu buruma geldi. Bu kokuyu sanki bir yerden tanıyordum. Mutfaktan bir ses geldi. _Metiinnn dedi. Bu gelen Fulya?nın sesi idi. Hem şaşırmış.Hem de çok heycanlandım.Holde ayak seslerini duyuyordum.Bana doğru geliyordu.Heycanım bir kat daha atıyordu.Derken kapıda göründü.İçeriye girmeden kapının eşiğinde durdu.Üzerini değitirmişti.Altına bol dizaltı çicekli etek.Üzerine ince yazlık; çiçekli kısa kollu üsten iki düğmesi açık gömlek giymişti. Hafif olan makyajını tazelemişti.Çok çekiçi görünüyordu.O an elimdeki kalem ve cetveli bıraktım.Tabureden indim. Konuşmaya devam etti; _Metinciğim beklemiyordun değil mi. Gelirken birşeyler aldım. Sen yemek yemedin herhalde çayın altını da kapatmamışın. Ama gelirken senin iyiki büroyu kapatıp gitmemişsindir. Diye düşünerek geldim. Büronun kapalı olmamasına çok sevindim. Çünkü sen buradasın. Gözlerinin içi gülüyor. Tutta beni ye der gibi bakıyordu. Yüzü hemende kızarmış al al olmuştu. Başladım konuşmaya; _Fulya?cığım iyiki geldin.Hem işimi hemde seni düşünmek zor oluyordu.Çok sevindim.Şuan öyle bir heycanlıyım ki anlatamamSana sarılmak istiyorum.Seni öpmek istiyorum.Seni öpe bilirmiyimmm.Ancak diye bildim .Başını kaldırp gözlerime bakakarak olur anlamında gözlerini kapatıp açıp kapattı.İçimdeki heycan gitikce artıyor.Heycanımı firenliyemiyordum . Onun da bu duyguları yaşadığını çok iyi biliyordum. İyice daha çok kızarmış.Yüzü al al olmuş.Yüzü çok güzeleşmişti. Derin derin nefes alıyor. Göğüsleri inip inip kalkıyordu. Odama girdi.Kapının yanında duvara yaslandı Aramızda iki adım kalmıştı.Ona doğru yaklaştım.Vücudlarımız bir birine değdi. Bir birimize sıkıça sarıldık. Vücudunu bir tireme almış kalp atışını çok rahat ve seri birşekilde atarken hissediyordum. Yanaklarımız birbirine temas etti. Yanakları sanki kor bir ateşmişcesine yanıyordu. Sıcak nefesini boynumda hissediyordum. Göğüslerinin uçları serteleşmiş. Vücuduma batıyor. Ayrı bir duygu ve heycan ile .bedineme ayrı bir elektirik veriyordu. Sıcaklığını tüm bedenimde hissettim. Sıcaklığından yanıyor. Sanki üzerimizde elbise yoktu.İnce olarak giyiğindinden de olsa gerek. Yavaşça ellerini belimden çekerek başıma doğru kaydırıyordu. Titremesi dahada artıyordu. Kalp atışı düzensiz bir şekilde dahada hızlanıyordu. Ellerimi kaldırp kafasını yanakalarımdan açarak çenesinin altından tutup başını hafifce kaldırdım. Gözlerimiz birbirleri ile çakıştı. Gözleri parlıyor bayğın birşekilde tatlı tatlı bakıyordu. Dudağını ısırıyordu.Tekrar sıkıça ellerini belimde bağladı. Ona doğru hafifce eğildim. Gözlerimizi gözlerimizden ayırmadan,dudaklarımı dudaklarına doğru uzanıyordum. Gözlerini hafifce kapatmaya başladı dudaklarını biririnden ayrıyordu. Artık dudaklarım o kalın güzel dudakları ile tanışması gerçekleşmeğe başlamak üzereydiO ve benim nefesim kesiliyordu. O an dudaklarımız bibirine temas etti.Hafifce dudaklarına bir kısacık buse kondurarak öptüm. Başımızı birbirimizden çektik. Ne kadar güzel,ne kadar tatlı bir duyguymuşYaşamak lazım anlatılmaz denilen şey bu olsa gerek Sanki büyük bir rahatlama vardı. Tonlarca yük üzerimden kalmışcasına mutluluktan uçuyordum. Fulya?nın da aynı duyguları hissettiğinden emindim ve bunu anlıyordum. Gözleri hala kapalıydı.Bu rüyadan kalmak istemiyordu. Tekrar kendimizi bir birimize iterek çekiyorduk. Dudaklarımız birbiriyle tekrar birleşti. İlkinden daha sert daha yapışmış bir vaziyetteydik. Dudaklarımızı sanki öpmüyor. Resmen yiyiyorduk.Dillelerimiz birbirine tatlı tatlı değiyordu.Ben onun alt dudağını,o benim üst dudağımı somuruyor.Öpüçüklere boğuyordu.Nefesimiz kesiliyor O büyük zevk denizinde boğuluyorduk. Kalplerimizin seslerini birbirine karıştırıyorduk. Aleeev aaalev yanıyorduk . Nefes nefese öpüşüyorduk.Daha sıkıca bibirimizi kendimize çekiyorduk. Dudaklarımızı bibirinden hiç ayırmak istemiyorduk. Ateşli bir şekilde onu duvara sıkıştırarak öptüm. Ateşli hırslı sanki susamışcasına kana kana öpüşmeğe devam ettik.!. El ele göz göze mutfağa geçtik. Ben kendimi kaptırmış bir halde çalışırken o bana süpriz yaparak zaten önceden sofrayı hazılamıştı. Karşılıklı masaya oturduk. Hiç konuşmadan birbirimize bakarak bir şeyler yiyorduk. Şuan bile ne yediğimi hatırlamıyor. Ne de olsa biz bizeydik. O bu sessizliği bozarak; _Çok mutluyum hemde çoook.Mutluluktan uçuyorum.Seni çok seviyorum.Aşkımmm sevgilimmm benimBende ona; _Bende senii çok seviyorum.Böyle hiç mutlu olmamıştım.Bunu sana anlatamam Birbirimize bakarak yemeklerimizi yedik.Ben o yemekten hiç bir tat alamamıştım.Fulya?nın dudaklarının ve sıcaklığının tadından dolayı olsa gerek.Birbirimize yemek boyunca aşk sözleri fısıldayarak sofradan kalktık.O sofrayı kaldırmasına yardımımı kabul etmedi.Beni odaya gönderdi.Sonra elinde çay ile geldi. Sohbetimiz hep aşk üzerine iltifat ile geçiyordu.Bense çalışmıyor hem onu dinliyor.Hemde onu süzüyordum.Gittikçe heycanım kat kat artıyor.Onu arzuluyordum.Fulya boşalan bardakları alıp çay içip içmeyeçeğimi sordu. Ben çay değil onu içmek istiyordum Onu arzulayan bir şekildeyken odadan çıktı. Odamda beni yanlız bıraktı. Mutfakta bulaşık yıkıyor seleri geliyor. Benim ise kalbim küt küüt atıyordu. Bir sessizlik oldu. Dış kapının kilitlendiği ve sürgünün madal vurulma sesi ile irkildim. Fulya kapıyı arkadan sürgülemişti. Heycanım kat kaat aartııyorrrduuu. Holde ayak seslerini duyuyordum. Lavaboya girdi. Lavabodan çıktığı hissettim. Kalbimin heycanı artıyor. Sanki ellerim titriyordu. Tekrar holde ayak seslerini duyuyordum. Bana doğru geliyordu.Heycanım bir kat daha atıyordu. Kapıda göründü.Odaya girdi.Yanımdan geçip karşı duvara yaslanıp ayakta durdu.Tabureye oturmadı.O da benim kadar heycanlıydı.Her halde heycanını yenmek için lavoboya girip yüzünü yıkamıştı.Saçlarının önü ıslak,yanakları al al pempe ile kızarma arasıydı.Gözlerinin içi gülüyor.Çok mutlu görünüyordu. Hiç konuşmadan birbirimize bakıyorduk.Sadece gözlerimiz anlaşıyordu.Al beni istediğini yap beni zevk denize uçur gibi bakışlarıyla buz gibi eriyordum.Korku heycan karmakarışık duygular içindeydim.O benden ben ondan bir kıvılcım istiyorduk.İlk hareketlilik ondan geldi. Kolları önünde aşağı doğru bırakmış.Ellerinin parmaklarını birbirine geçirmiş.Önünü kapatmış olan ellerini çözerek aşağıya bıraktı. Duvardan sırtını çekip ellerini salık vaziyette arkasına aldı.Sırtını tekrar duvara bıraktı.Bu hareket bana yetmişti.Tabureden indim.Ayağa kalktım.Öylece durdum.Sesizliği bozan Fulya oldu; _Eee ne yapıyoruzzz diyerek fısıldayabildi.Yanına gittim. Fulya?ya tüm ağırlığımı yüklenerek onu duvarla arama aldım.Dudaklarına yöneldim.Gözlerimiz kesişti.Nefes alış verişi sıklaştı kalbi hızlı hızlı atıyordu.Bunu vücüdum ile göğsünden aldığım temastan tek bedenmişcesine hissediyordum.Dudaklarımız birleşti.Dudaklarımız çölde susuz kalmış biri gibi kurumuştu.Alev alev yanıyordu. Onu kendimden ayırmadan kendime çektim.Sıkıca kollarımla nefessiz kalacak şekide sıktım.Bedenimi daha çok hissetmesini sağlıyordum.Bedeni ateş gibi kor gibi alev alev yanıyordu.Dudaklarımız yavaş yavaş biririnin tadına varıyorduDillerimiz keşfe çıkmıştıArtık dudaklarımızın kuraklığından eser kalmamıştı.Arzuyla öpüşüyor.Birbirimizi kollarımızla daha sıkı sıkı sarıyorduk. Yavaş yavaş bir tempo yakalmış resmen birbirimizi somuruyor heycanımız dahada artıyordu. Ellerimi belinden bıraktım. Başını elerimin arasına alıp daha tatlı daha nazik öperek kulaklarını ve yanağını okşuyordum. Dudaklarımı dudaklarından ayırıp yanaklarına ve oradan da boynuna kaydırmaya başladım.Oda benim boynumu öpme çalışıyor. Sıcak ve düzensiz nefesini boynum ile kulaklarımda hissediyor. Dahada heycanım artıyordu. Onula birleşmek tek vücud olmak isteğim daha da pekişiyor.Daha hırsla yavaş yavaş boynunu yalıyorÖpücüklere boğuyordum.Fulya bu durum karşısında çok heycanlanıyor. Hafif hafif boğuk boğuk inliyorduEllerimi omuzundan aşağıya doğru ucları iyiçe belirlenmiş ve sertleşmiş göğüslerine masaj yapmaya ve küçük küçük sıkmaya başladım:Diğer elimi arkasından kalçasına kaydırdım.Kalçasındaki elimi tuttu .Çok sıkı bir şekilde elimi kavradı. Elimi önüne bacak arasına doğru çekiyorduBacaklarını biraz araladı.Bacaklarını eteğinin üzerinden okşamaya başladım . Dudaklarımız tekrar birleşti. Dudaklarımızı kanatırcasına öpüşmeye devam ediyorduk. Daha bir hareketlendik.Göğüslerini tişörtünün üstünden daha sert yoğuruyordum.Derken dudaklarımı dudaklarından kurtardım. Onu artık istiyordum.Onunla tek vücut olmalıydık.Onun yüzüne baktım. Kendinden geçmişti. Gözleri zevkten tatlı bir vaziyette idi. Ben ona fısıldayarak; _Seni çok arzuladım sevgilimmmdiyebildim. Oda olur anlamında gözleri ile işaret etti. -İstiyoruummMetin istiyoruum.çoookkkDiyerek fısıldadı. Ama çok tatlı bir ses tonuydu. Hemen ayakta duvara yaslayarak birden farklı bir arzuyla birbirmize sarıldık. Bir elimlebaşını tutum. Dudaklarından daha bir arzu ile öpüyordum. Diğer elimi eteğinin altana sokup bacaklarını okşamaya başladım. Bacaklarını okşayarak eteğinini yukarıya sıyırıyordum. Fulya?nın daha farklı bir şekilde titrediğini hissettim. Elim külotuna vardığnda önün ıslandığını anladım. Beni de bir heycan aldı.Külotunun üzerinden yukarı aşağıya hafif hafif incitmeden okşayarak ellerimi hissettiriyordum. Diğer elimi tişörtünün üstünden kaydırarak göğüslerine vardım.Heycanımız daha da arttıBiraz onu daha da hecanlandırmak ve kendimi frenlemek için onun kulağına fısıldayarak; _Hayatım! Elerimle dokunduğum (külot) dan kurtulmak istiyorum. Onu lavaboda çıkarıp gelirmisin dedimBeni bıraktı.Dudağıma minik bir öpücük kondurup odadan çıktı. Bende hemen hole çıktım. Holdeki dolapta bir battaniye vardı. Onu alıp hemen odama geri döndüm.Aslında yerde ince bir halı vardı. Battaniyeyi küçük masanın üzerine bıraktım. Tabureyi tam iki duvarın birleştiği köşeye koydum. Fulya odama girdi. Çok heycanlıydı. Sanki böyle bir duyguyu ilkez yaşayacaktı. Doğruca bana gelip sarıldı. Bende başına küçük bir öpücük kondurdum. Elimi aşağıya kaydırdım. Eteğinin altına elimi sokup yukarıya doğru eteğini sıyırdım.Fulya inlemeye başlamış çok heycanlıydı. Hakikaten kilodu yoktu. Pürüzsüz kadifemsi bir teni vardı. Elimi üzerinde gezdirme başladım. Bu arada Dudaklarımız birleşmişti. Elleri rahat durmuyor. Oda fermuarımı açmaya çalışıyordu. Bunu başardıda. Elini içine daldırıp sikimi külotumun üzerinden okşuyor ve sıkkıyordu. Beni bu daha fazla etkiledi. Aşağıdaki elimi amının dudaklarını ayırarak parmağımı azıçık içine soktum.Hafif hafif parmağımı oynatmaya başlayarak dudaklarının duvarını keşf ediyordum.Parmağımdan elime ılık zevk suyu akıyordu Fulya?da kemerimi çözmüştü. Pantolonum ayaklarıma gelmişti. Donumu sıyırıyordu. Çünkü oda bir engeldi. Pantolonu ayağımdan kurtardım.Bende onu köşedeki tabureye oturma dayama arsı durdurdum. Bir ayağı yere basacak şekilde bir ayağını da kolumun altına sıkıştırdım. Eteğini sıyırıp beline topladım.Bacaklarınını hafifce aralayarak açtım. Arası tertemiz alınmış. Dudakları şişmiş, pempeleşmiş,alt tarafı ıslanmış bir halde o güzel küçük amı ortaya çıkmıştı. Diğer elim le okşamaya başladım. İki elini uzatıp ensemde ellerini kavuşturdu. Kendini geriye bıraktı.Biraz okşayarak amına daireler çizerek parmaklıyordum.Amı alev alevdi. Elimi penisime götürüp iki parmağımla ortasından tuttum. Amına doğru kendimi bastırdım. Amının dudakları arasına sikimin ucunu değdirdim.Fulya titremeğe başladı.Belli belirsiz mırıldanarak inliyordu. Yukarı aşağı sikimi sürmeye başladım. O kendini ileri atmaya çalışıyordu. Buna engel oldum. Geri çekildim. Fulyayı tabureden indirdim. Bana sarılarak : -Haydi istiyorum.diye fısıldadı. Dudaklarımız tekrar birleşti. Bende onun eteğini aşağıya doğru sıyırıp ayaklarına düşürdüm. Elerimi bacaklarından okşayarak yukarıya doğru çıkardım. Oda bana aynısını yapıyordu. Tişörtünü tutup yukarıya doğru sıyırdım. Başını eğerek bana, bende ona yardımcı oldum. Artık çıplak kalmıştık. Göğüsleri kalkık. Uçları nohut büyüklüğünde ve yuvarlak koyu renkliydi. Tiril tirildi. Ben masanın üzerinden battaniyeyi alıp yere serdim. Battaniyenin üzerine basıp sarıldık. Ateş gibi yanıyordu. Hafif belini kırarak yere uzanmasını sağladım. Beni üzerine çekti. Dudaklarımız birleşti. Ellerimiz karşılıklı vücudlarımızı okşuyordu. Bir yandan beni bacak arasına almaya çalışıyordu. Bir elimle amını okşuyor onu hazırlıyordum. Diğer elimle göğüslerini hafif hafif okşayarak sıkıyordum. Dudaklarımla kulak memelerini boynunu somuruyor. Öperek inciltmeden iz kalmamasına özen gösterip aşağılara kaydım. Ellerimle göğüslerini ve amını okşuyor. Dudaklarımla diğer göğsünü öpüyor ve ufak ısırıklar bırakıyordum. Dil darbeleriyle aşağıya göbeğine geldim. Fulya kendini iyice bırakmıştı. Göbeği ve kalcası kasılıyordu. Bir kaç kez boşalmıştı. Beni kendisine çekmeye çalışıyordu.Fulya dyanamıyor. Beni artık içinde istiyordu. Ben yavaşca üzerinden kalktım. Fulya bitişik vaziyette olan bacaklarını dizlerinden kırıp kedine doğru çekti. Ayakları yere basık bir şekilde yerde sırtı üstü yatıyordu. Ellerimi dizlerine koyarak dizlerini birbirinden ayırdım. Manzara çok hoştu. Bacaklarını ayak bileğinden tutum.Fulya?da ayaklarını yukarı kaldırıp dizlerini kendine çekti. Fulya bu konuda çok tecrubeli olduğunuda gösteriyordu. Bacaklarının arasına girdim başımı eğip amının üst kısmına bir büse kondurdum. Şiddetli bir tireme yaşadı. Bacaklarını içkısmını öpücüklere boğuyordum.Daha farklı birşekilde inliyordu. Artık dayanamıyacağını belirtiyordu. Hafifce doğruldum. O ve benim istediğim birleşmeğe doğru sürükleniyorduk.Sanki içimizde faliyete olan bir volkan vardı.Alev alev yanıyorduk. Fulya başını yukarı doğru kaldırıp ensemden beni kendine doğru çekti. Bacağının birini omzuma aldım. Sikimi diğer elimle tuttumAmının dudaklarına getirdim. Ucunu dudaklarına sürüyordum.Fulya kedini bana doğru itekliyor. Bir yöndede beni çekiyordu. Nefes alışı verişi artıyordu. Yukarı aşağı yaparak onu daha çoşturuyordum. Tamamını birden içine kökledim. O anda müthiş bir çığlık attı. Sanki ilk defa yiyordu.İçinde biraz duraksadım. O hareket ediyordu. Artık istediğimiz gerçekleşmişti. Yavaşca geri çekiliyor tekrar yavaş yavaş giriyordum.Gelip gitmeye başladım. Bu arada kafamı da memelerine gömmüştüm. Her yerine ve meme uçlarına ısırıklar atıyordum. O ve ben müthiş bir tempo tuturduk.İnleyerek başını sağa sola salıyordu. Birden bana sıkıca sarıldı. Titreyerek boşalmaya başladı. Dahada sıkı sarılıyor. Boynumu öpmeye çalışıyordu. Kendimde bir değişiklik hisettim. Boşalmama ramak kalmıştı.Fulya?ya boşalacağımı belirtim.kedimi çekiyordum ki bana sıkıca sarılark içine boşalmamı istedi. O anda o da bende titremeye başlayarak boşaldıkÜzeriden kalkamadım kollarıyla beni iyice sarmıştı Kormamamı korunduğunu belirti. Ben kedimi yana bıraktım. Sırt üstü uzandım. Fulya üzerime çıkarak dudaklarımı öpüyor. Sanki yalayıp yutuyordu. Boynumu,kulak memelerimi öpüyordu. Heycanlanmaya başladım. Göğüsümü öperek ısırıklar bırakıyordu. O da bana aynı şekilde davranıyordu. Göbeğime geldiğinde hem gıdıklanıyor hemde tarifsiz bir duygu seli bededimi sarıyordu. Ellerini sikimde hissetim.Tatlı tatlı okşuyor incitmeye çalışıyordu. Parmağı ile ucunda daireler çiziyordu.Kendimi iyice kaptırmıştım. Derken başına bir büse kondurdu. Dili ile alt tarafını yalamaya başladı. Hecanım arttı. İnlediğimi fark ettim. Ağzına alıp kah somuruyor kah ısırıyordu.Beni bulutlara çıkarıyordu. Hemen Fulya?yı üzerimden yana devirip arkasına geçtim. Yüzü koyun uzatıp kulak memesinden başlayarak boynunu,sırtını öperek aşağıya ince beline ulaştım. Ellerimi karnın altından geçirip amını avuçlayarak domaltım. Dizlerinin üzerinde duruyor elerini açabildiğinçe açarak göğüsünü yere tam yapışıp yüzünü yana çevirerek yapacaklarımı beklemeye başladı! _Hadi sevgilim lütfen sokkk.diyerek. Sabırsızlandığını gösteriyordu. Amını avuçlulor. Tatalı tatlı okşuyordum Harika bir görünüştü. Islaklığı elimden akıyordu. Elimle sikimi kavradım. Diğer elimle ince belini tutarak arkadan amına birden yüklendim. Tamamını içine soktum. Gelip gitmeye başladım.Bu arada Fulya daha sert yapmamı istiyordu. Ona yükledikçe yükleniyordum. Fısıltıları inlemsine karışıyor daha çok inlemeye başladıKalçaları tiril tiril salanıyor. Bu beni dahada azdırıyordu. Elimle götününü sıkıştırıyor. Amından akan sıvılar ile yumuşatıyordum. Amından sikimi çıkardım.Götüne sürmeye başladım.İsteyip istemediğini sordum. Başını evet anlamında saladı. Tam girecektimki kendini iyiçe kastı. Geri çektim.Kalçasına haifçe vurup birçimdik attım. Kendini bırakmasıyla yüklenerek içine birden sikimin tamamını içine soktum. Çığlık atarak kaçmak istedi.Sıkıca tutup biraz içinden çıkarmadan bekledim.İlkez aerkadan milli oluyormuş. Hafif hafif sikimi yarısına kadar çekip tekrar sokuyordum. İyice rahatlamıştı. Ellerinin üzerine kalkarak dörtlü birşekilde bana eşlik ediyor kendini bana kuvetli birşekide vuruyor. Kalçaları basenlerinden hopluyordu.Bu beni dahada heycanlandırdı.İnlemelerimiz birbirne karıştı önce o titreyerek boşalması ile bende içine boşaldım Yan yana uzandık. Birbirimize birkez daha sarıldık. Dudaklarıma tatlı tatlı peşi sıra öpücükler kondurdu. Yaşadıklarımızın harika olduğunu belirti. O an ikimizde mutluyduk hemde çok mutluyduk O günü hayatım boyunca unutamadım. Bu anımı sizlerle paylaşmak için yazarken sanki tekrar yaşadım. Fulya bir iki ay sonra eşinin işi nedeniyle başka bir şehire gitti. Bir daha onunla görüşemedik. Bu derece duyguyu ve heycanı bir daha yaşayamadım. Herkesin yaşadıkları kendilerine unutulmaz olarak kalıyor. Dünya var oldukca Kalmaya da devam edecek.E-mail atmanızı sabısızlıkla bekliyeceğim. İyi fantaziler yaşamanızı dilerim